İZMİR (DİHA) - Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nden tedavi için İzmir'e götürülen siyasi tutsak Kasım Demir (56) hastanede yaşamını yitirdi.
Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ne, buradan da tedavi için İzmir'e götürülen hasta siyasi tutsak Kasım Demir (56) yaşamını yitirdi. Sabaha karşı tedavi gördüğü İzmir Tepecik Hastanesi hasta koğuşunda Demir'in yaşamını yitirdiği bildirildi. Demir'in kronik kalp hastalığı, hipertansiyon, eklem romatizması ve hepatit B gibi hastalıkları olduğu daha önce basına yansımıştı.
Demir'in yaşamını yitirmesi ardından Aydın'da yaşayan kardeşi Yener Demir, İzmir'e geldi. Ağabeyinin 1993 yılında İzmir'de tutuklandığını ve müebbet hapis ise cezalandırıldığını belirten Demir, İzmir, Bursa, Muş, Van ve Diyarbakır cezaevlerinde kaldığını kaydetti. Bir hafta önce ağabeyinin Tepecik Hastanesi'ne kaldırıldığını ve cezaevinden kendisine bilgi verildiğini söyleyen Demir, hasta koğuşuna ağabeyini ziyaret etmeye gittiğini ve ağabeyinin midesinin kötü olması nedeniyle içmediği ilaçlar bahane edilerek hemşire tarafından tokatlandığı bilgisini verdiğini kaydetti. Demir, ağabeyinin Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'ne defnedilme vasiyetinin olduğunu kaydetti.
Cezaevindeki arkadaşları durumunu kamuoyuna yansıtmıştı
10 Mayıs 2012 tarihinde Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki siyasi tutsaklar gönderdikleri mektupta hasta tutsakların durumuna dikkat çekmiş duyarlılık çağrısında bulunmuşlardı. Aileleri aracılığıyla açıklama yapan siyasi tutsaklar, "Burada yaşam alanımız, hareket serbestliğimiz daraltıldığı gibi başta sağlık sorunlarımız olmak üzere diğer birçok yaşam sorunlarımız ağırlaştırılmaktadır. Normalde 6 kişilik küçük bir odada en az 15-20 kişi kalıyor" demişti. Çoğunlukla cezaevi süreciyle gelişen mide, bağırsak gibi iç hastalıklar ile bel, boyun fıtığı, baş ağrıları olan tutukluların dışında çatışmalarda yaralı olarak yakalanmış ve tutuklananların bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, hasta tutuklular ile ilgili şu bilgiler verilmişti: "Şikayetlerimizi dilekçe ile cezaevi idaresine bildiriyoruz. Haftada bir bizi revire çıkarıyorlar. Ancak 800 kişinin kaldığı bir cezaevinde kalıcı bir doktor yoktur. Aylık geçici bir stajyer doktor getiriyorlar. Revirde iki dakika içerisinde ayakta tedavi edip kafasına göre bir iki ilaç yazıp geri gönderiyorlar. Neredeyse tüm rahatsızlıklarımıza antibiyotik ve ağrı kesici haplar veriyorlar. Rahatsızlığımız çok ciddi boyutlara varmadan Muş Devlet Hastanesine sevkimizi yaptıramıyorlar. Hastaneye gittiğimizde ise eğer masraflı bir tedavi gerektiriyorsa, siyasal kimliğimiz nedeni ile doktorlar da çekingen yaklaşarak olması gereken bir tedaviye tabii tutulmayarak geçici ilaçlarla durumu kurtarmaya bırakıyorlar. Ölüm sınırına gelmeden ne cezaevi yönetimi ne de ilgili doktorlar ciddi bir hassasiyet göstermiyorlar."
Mektup'ta 10 hasta tutsaktan biri olan ve bugün yaşamını yitiren Kasım Demir'in isminin de verildiği bölümde şunlar kaydedildi:
Kasım Demir: Kronik kalp hastalığı, hiper tansiyon, hepatit B hastalığı yanı sıra mide ve barsak hastalığı mevcuttur. Ciddi olması nedeniyle acilen tedavi olması gerekiyor. (Bugün yaşamını yitirdi)
Gürgün Oktar: Akciğer sönmesi (pnörnotorks hastalığı) nedeniyle birçok kez ameliyat oldu. Tam teşekküllü hastanede tedavi olmadığı için düzelmediği gibi hastalığı gün geçtikçe ilerledi. Şu an ölüm riski altında yaşamaktadır. Derhal serbest bırakılıp dışarıda tedavi edilmesi gerekiyor.
Ferzende Çicek: Kafasında zedeleme olduğu için görme bozukluğu ve işitme kaybı yaşanmaktadır. Tedavisi yapılmadığı gibi mevcut koşullarda buna imkan vermemektedir. Ayrıca Hepatit B rahatsızlığı da bulunmaktadır.
Kenan Altun: Ayağında protez var. Sekiz kez ameliyat olmasına rağmen kemikleri tutmuyor. Ciddi boyun fıtığı yaşıyor. Tam teşekküllü bir hastanede tedavi olması gerekiyor.
Mehmet Zengeralp: Yıllardır ciddi belinde rahatsızlığı bulunmaktadır. Sağlıklı bir tedaviye tabii tutulmadığı için bu rahatsızlık ilerleyip kimi zaman bu kötürümleşerek yürüyemez duruma gelmiştir. Ciddi mide ve barsak rahatsızlığı nedeniyle yiyecekler vücuduna hiçbir yarar vermediği için kansızlık yaşamakta ve yatağa düşmüş durumda. İvedilikle tedavi edilmesi gerekiyor.
Hüseyin Sürgeç: Yıllardır kalpte mitral ve aort yetmezliği tedavisi görüyor. Bu rahatsızlık devam ediyor. Bacaklarında eski yaraya bağlı damarlarda sorun var ameliyat olması gerekiyor.
Hulki Güneş: Ankilazon Spondilit (Eklem hastalığı - Ağır romatizma)
Kaynak: www.dengeagiri.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder