Tüccar AKP zihniyetinin sınırı yok. Ağrı Dağı Üniversite'sinin ismi 100 milyon TLye İbrahim Çeçen'e satılmıştı.
soL (HABER MERKEZİ) Ağrılı patron İbrahim Çeçen 100 milyon TL karşılığında kendi ismini Ağrı Dağı Üniversitesi'ne vermişti.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik öncülüğünde hazırlanan ilgili kanun tasarısı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmişti. 27 Haziran günü ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Ağrı Dağı Üniversitesi'nin isminin Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören kanun'da değişiklik yapılmasına dair kanunu yayımlanmak üzere Başbakanlığa göndermişti. Erzurum Atatürk Üniversitesi bünyesinde Ağrı Eğitim Fakültesi olan okul 2007 yılında Ağrı Dağı Üniversitesi ismi ile üniversite düzeyine çıkarılmıştı.
1969 yılında kurulan IC (İbrahim Çeçen) Holding başlangıçta inşaat ardından enerji "sektörünü" kendisine hedef olarak belirliyor. Son yıllarda turizm, liman işletmeciliği ve tarım alanlarına da el atıyor. 2004 yılında yine kendi adıyla kurulan İbrahim Çeçen Vakfı aracılığı ile "hayır işlerine" kurumsal olarak devam ediyor. Mayıs 2007'de ise Balkanlar ve eski sosyalist ülkeleri kendine pazar olarak seçen ABD'li enerji şirketi AES ile ortaklık kuruyor. İbrahim Çeçen 2007 yılında TBMM tarafından üstün hizmet ödülü almıştı.
Parayı veren üniversiteyi çalar
Bakan Çelik, parayı verip üniversiteyi yaptırana, onun isminin vermekte bir sakınca göremediğini ifade etmişti.
TBMM Genel Kurulu'nda, Ağrı Dağı Üniversitesi'nin adının İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören yasa tasarısı görüşülürken, parayı verenin üniversiteye adını verilmesi TBMM'de çeşitli tartışmalara neden olmuştu. Tartışmalara Cumhuriyet döneminin belki de en piyasacı Milli Eğitim Bakanı olan Hüseyin Çelik'in ise yorumu açıktı: parayı veren üniversiteleri çalar.
TBMM Genel Kurulu'nda, Ağrı Dağı Üniversitesi'nin adının İbrahim Çeçen Üniversitesi olarak değiştirilmesini öngören yasa tasarısının birinci maddesi görüşülürken, Çelik bu madde üzerine bazı milletvekillerinin sorularını yanıtladı. İşadamlarının eğitim ve sağlık kurumlarına destek sağlamalarının bugün icat edilmediğini, Türkiye'nin değişik yerlerinde hayırsever kişilerin yaptırdığı eğitim kurumları ve sağlık ocaklarının bulunduğunu söyleyen Çelik, işadamlarının eğitime katkı sağladığı sürece bu anlayışlarının ödüllendirileceğini ifade etmişti. .
Madde üzerinde söz alan CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, parayı bastırıp, adını tabela olarak astırmanın üniversite geleneklerinde bulunmadığını söylerken, üniversitelerin isim karşılığında adının değiştirilmesini, "ticaret ve karlı bir satış olarak" nitelendirdi. Serter'e yanıt veren AKP Ağrı Milletvekili Fatma Kotan, 60 yıllık bir holdingi bulunan İbrahim Çeçen'in Ağrı'ya ciddi bir yatırım yaptığını ve hükümetle hiçbir bağı olmadığını söylerken, "AK Parti 6 yıldır var ama Sayın Çeçen 60 yıllık işadamı. Ne mutlu bize ki İbrahim Çeçen gibi bir işadamımız var" şeklinde konuştu.
Bakan Çelik de, MHP milletvekillerinin konuya ilişkin sorduğu soruya, "Ben Hakkari, Şırnak, Tunceli, Bayburt, Gümüşhane, Yalova'daki üniversiteleri tek başıma tepeden tırnağa yapacağım diyen işadamları müracaat ederse, İbrahim Çeçen'in adını verdiğimiz gibi, zevkle onların adını da üniversitelere veririz" şeklinde yanıt verdi.
AKP'nin Çeçen sevgisi
Ağrılı İbrahim Çeçen son yıllarda AKP'nin desteğini alan gözde işadamlarından biri olarak dikkat çekiyor. Çeçen'in holdingi inşaat başta olmak üzere, enerji, turizm ve terminal ile yer işletmeciliği olmak üzere dört ana sektörde faaliyet gösteriyor. Özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen Çeçen, AKP döneminde önemli özelleştirme ihalelerinin vazgeçilmez ismi oldu. Çeçen bir gazeteye verdiği röportajda bunu, "Büyüyebilmek için özelleştirme ihalelerine saldırdık. Kendimize çıkış yolları arıyoruz, tırnakla kazıyoruz" şeklinde ifade ediyor. 2006 yılını 470 milyon dolar ciroyla kapatan holdingin, 2007 yılını 600 milyon dolar ciroyla tamamlayacağı belirtiliyor. Çeçen'in 2008 hedefi ise, 1 milyar dolarlık bir ciro idi. Çeçen'in holdingi, son yıllarda özellikle Galataport, Sabiha Gökçen havalimanı ihaleleriyle gündeme gelmişti. Bu ihalelerden birincisi içinde Ofer'in de bulunduğu ortaklarıyla alması ancak sonrasında iptal edilmesiyle, ikincisinde ise Limak'ın daha fazla fiyat vermesiyle sonuçlandı, bu özelleştirmelerden faydalanmayan Çeçen, sonrasında Antalya Havalimanı Dış Hatlar 1 ve 2'inci terminal ile iç hatlar terminalinin işletmeciliğini Alman ortağı Fraport'la aldı. Çeçen ayrıca Bomonti Bira Fabrikası'nın özelleştirilmesinde de kazanan isim oldu.
Kaynak: http://haber.sol.org.tr/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder