Kar, yolları düzgün ve beton asvalt yapılmış, tuzlama ve temizleme ekipmanları heran hazırda duran, BELEDİYESİ , İL ÖZEL İDARESİ ve KARAYOLLARI olsun bütün kurum ve kuruluşları istişare halinde çalışan şehirlerde ne kadar yağarsa yağsın, Kışı ne kadar çetin geçerse geçsin, asla sıkıntı yaşanmaz o şehirlerde.
Peki ya, Bırakın karalastik ayakkabıyı, giyecek çorabı bile olmayan çocukların, Ayakkabısının altı delik babaların, Yokluktan perişanlıktan gözünün yaşı buz tutmuş anaların, Karda kıyamette sofralarından yarı aç kalkan gariplerin şehrinde kar nedir ne ifade ediyor sizce ? yada neyi simgeliyor yada daha doğrusu kimin umrunda...
Her şehirde kara karşı duyulan hisler aynı değildir, Kimine göre oyunun, eğlencenin, ve zaman geçirmek için aranılan bahanenin sembolü. Kimine göre ise açlığın, donma korkusunun, rezaletin, ve ulaşım sıkıntısının yaşanacağı korkunç kışın başlangıç habercisidir KAR.
Kar, evi barkı olmayan aç ve kimsesizler için asla masum yağmayacağı gibi, aynı zamanda ısınma sıkıntısı çekenler içinde sevindirici bir haber değildir. Dolayısıyla onlar için eğlenceyi sembolize etmez...
Türkiyede AĞRI en çok kar yağışının hakim olduğu ve kışı en çetin geçen 2 şehirden biridir. Bu sadece bu yıl kanıtlanmış ve bu yıla özgü bir durum değil.
Hani diyorum ki İL ÖZEL İDARESİ çıkıp şöyle bir açıklama yapsa, "Değerli AĞRI HALKI Biz kışın bu yıl bukadar çetin, Karın bu kadar yağacanı bilemedik, dolayısıyla hazırlıksız yakalandık. Siz halkımızın daha önceki yıllarda yapmış olduğumuz hummalı ve itinalı hizmetlerimizi hatırlamanızı, bu yılki yaşanan aksaklklardan dolayı ise bizleri mazur görmenizi, bundan sonraki çalışmalarımızda gereken özveriyi göstereceğimizin sözünü verdiğimizi bilmenizi istiyoruz.. (tabi bu bi hayal, asla böyle birşey olamaz. onlar asla kendilerini halka karşı böyle bir durum için mecbur hissetmezler) Hani yine bi ihtimal diyorum
Ulan adamların yönetim binasının basamaklarındaki kar ve buz yüzünden, ne kendileri, nede sıkıntısını dile getirmek isteyen vatandaş içeri girip çıkamıyor. kimbilir belkide içerde kimse yoktur. sanki birileri gelip denetleyecekmi? Hopıre hiç güleceğim yoktu
Halkın aydınlatılması için ufak bir not ;
Yerel yönetimlerin genellikle ilke olarak benmsedikleri koltuk egoistliği, halkı canından bezdirmiştir... Bu devlet prosedürünün uygulanmadığı "Devlet Denetleme Kurulunun" (DDK)'nın kesinlikle umursamadığı, Yurdun doğu şehirlerinde daha sık rastlanır. Ağrı eğer yurdun batısında bulunan bir şehir olsaydı ve bu kadar yağan KAR'a rağmen, çalışma göstermeyen yerel kurumlar pasif ve gevşek davranmaya devam etseydi inanın Ağrıdaki bütün yönetimler görevden alınırdı...
Bunların hepsini bi kenara bırakıyorum, Ey Ağrıdaki bütün yönetimler, sizlere sesleniyorum. Bi düşünün siz o koltuklarda oturan yöneticiler değisiniz. Farzedelim bir esnaf veya bir seyyar satıcı ne bileyim yada bir tartıcı minik çocuk. bu yaşanan sefaleti sizler yaşasaydınız Ne hissederdiniz ? cevabını ben vereyim hiçbirşey.
Çünkü Allah korkusu olan kişide mevki makam ve konum farketmez. her daim acıma duygusu taşır. sizi Allahtan korkmaya, adam gibi iş yapmaya ve çoluk çocuğunuzun içine götürdüğünüz ekmeğin helalliği için görevinizi dört dörtlük yapmaya davet ediyorum...
Veysel ALGÜR........23.01.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder