17 Şubat 2013 Pazar

Gedê Qerekosê Yazdı: Teoriler Çarpışması


Birkaç gündür Kürt ve Türk halkı karşılıklı yeni yeni teoriler üretiyor. Yıllarca Kürtlerin karda yürürken çıkan kart, kurt seslerinden oluştuğunu belirten Türk teorisyenlerin saçma ötesi teorisi kendiliğinden çürüyüp gitti.


Kürtleri bölüp, yok etmek isteyen Türk teorisyenler pes etmedi ve yeni bir teorisi ile ortaya çıktılar: Kürtleri toplu olarak, başkalaştırmayı başaramayan Türk teorisyenler, Kürtleri küçük guruplara bölmek için "ZA" teorisi isimli, akıl dışı, mantıkla alakasız yeni bir teori oluşturdular. Bu yeni teoriye göre: Türklerde Za diye bir adam varmış, ve Zaza Kürtler Za'nın çocuklarıymış. Yani Zaza Kürtleri aslında Kürt değil Türkmüş. Türk teorisyenler, bu teorininde "Kar-kurt" teorisi gibi çürümemesi için birde belge sunmuşlar. Belgeleride orhun yazıtlarında. Orhun yazıtlarına göre, gerçekten za diye bir adam varmış. Ancak Türk teorisyenlerin unutttuğu birşey var, oda yazıtlarda Za'nın Türk olduğuna dair bir yazı yok.

İşte tamda bu noktada Kürt teorisyenler, iki çok güçlü teori ile ortaya çıkıyorlar: Birinci teori: Orhun yazıtlarında yazdığı gibi, Za'dan bahs ediliyor. Orhun yazıtlarıda Türklere mal edildiğine göre, Türkler Zaza Kürtlerden geliyor, yani Türkler aslında Türk değil yozlaşmış Kürtlerdirler.

İkinci teorisi daha güçlü ve oda bir önceki iki teori gibi, teorisini yazıtlarına bağlıyor. İkinci teoriye göre: Vakti zamanında Lice'li bir Zaza Kürdü, alıp başını orta asyaya gidiyor ve orada, oranın yerlisi bir bayanla evleniyor. O bayandan bir oğlu oluyor. Liceli 5 yaşına kadar oğluna herhangi bir isim vermiyor. Beş yaşına gelen çocuk çok yaramaz, karıştırıcı ve fesat olduğu için, babası ona Zırto ismini veriyor.

Zırto hergün milletin atlarını, tavuklarını çalıyor, çocuklarla kavga ediyor. Günde on kişi gelip Zırto'yu babasına şikayet ediyor. Yoğun şikayetlerden bunalan Liceli, bir gece ansızın pılını pırtını toplayıp Liceye geri dönüyor. Liceye geri döndükten sonra, bazı taşların üstüne Asya serüvenini yazıyor ve o taşa Lichun ismini veriyor. Lichun adlı taş, "Nûsên Lichun" yani Lichun yazıtları olarak kayıtlara geçiyor. Uzun yıllar sonra Zırto ismi dejenere olup Tırko oluyor.

Liceliden haber alamayan Zırto ve annesi, birgün aniden pılını pırtını toplayıp, Asyadan Kürdistan'a geliyor ve asıl serüven böylece başlamış oluyor.

Araştırmacı yazar Gedê Qerekosê.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder