BDP Ağrı Milletvekilmiz Halil Aksoy, Orman ve Su İsleri Bakanlığının bütçesi üzerine Meclis'de konuşma yaptı . Konuşmanın bazı özetleri, aşağıda verilmiştir.
Devletin insana değer vermediği bir ülkede, diğer canlılara, doğaya ve ormanlara değer vermesi beklenemez.
İnsanların, çocukların toplu olarak katledildiği bir ülkede, doğa hayli hayli katledilir.
Roboski’de savaş uçaklarıyla çocuklar öldürülüyorsa, yine aynı savaş uçaklarından atılan bombalarla, ormanlar elbette ki yakılır.
Türkiye’de demokrasi ve insan hakları kültürü gelişmediği gibi, kültür ve tabiat varlıklarını koruma kültürü de gelişmemiştir.
Tarihi ve doğal alanların korunması, gelecek kuşaklara aktarılması başta devletlerin ve insanlığın ortak sorumluluğundadır.
Milyonlarca ağaç, sırf golf sahaları, oteller, villalar, şehirkentler ve çılgın projeler için kesilmekte, feda edilmektedir.
Çeyrek asırdan fazla süredir devam eden savaş ve şiddet ortamı nedeniyle, Kürt coğrafyasındaki ormanlar yakıldı, doğa tahrip edildi.
Sırf PKK’liler içinde daha rahat kamufle oluyorlar diye –ki bu bir iddiadır- binlerce hektar orman bizzat askerler tarafndn yakıldı.
Havadan ve karadan atılan milyonlrca bomba; bölgeyi, dağları, toprağı çoraklaştırdı, akarsulrı zehirledi, canlılra yaşamı zehir etti.
Doğaya ve insana can veren akarsular, su kullanım hakkı sözleşmeleriyle kırk dokuz yıllığına özel şirketlere peşkeş çekilmektedir.
Hiçbir kamu yararı, ekolojiden, doğal tabiatın korunmasından daha üstün değildir.
llısu Barajı ile tarihi ve kültürel açıdan değeri biçilemeyen on bin yıllık kültür mirası bu yapay suda boğulmak istenmektedir.
HES Projesi, Kazan Vadisinin girişine yapılarak, Irak Federe Kürdistan Sınırı ile Türkiye sınırını birbirinden ayırmaya yöneliktir.
HES şantiye alanlarında yaşamlarını yitiren işçilerin sayısı 300’ü aşmış durumdadır. Bu çok hazin ve korkunç bir rakamdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder