20 Aralık 2012 Perşembe

Aksoy: AKP Kişiye Göre Hukuk Sistemi İcra Ediyor


PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan “tecrit” politikasını eleştiren Ağrı Milletvekilimiz Halil Aksoy, “ Beş yüz dokuz günündür Sayın Öcalan’ın avukatları ile görüşmesine izin verilmiyor. Üstelik, bir devlet düşünün ki kendi hukukunu kendisi çiğniyor. Yasalarında yer alan hükmü bir şahıs hakkında uygulamıyor, kişiye göre hukuk sistemi icra ediyor” diyerek tepkisini dile getirdi.


Ağrı Milletvekilimiz Halil Aksoy, 2013 yılı Merkezi Bütçe Tasarısı’nın 6’ncı maddesi üzerinde görüş belirtmek üzere partimiz adına söz aldı Tekçi bir siyasetin ürünü olan 2013 yılı bütçesinin özlem duyulan yaşam düzeyini ve özgür iradeyi yansıtmaktan oldukça uzak olduğunu ifade eden Aksoy, AKP Hükûmeti ve daha önceki iktidarların , yurttaşlık ve birey olma bilincini siyasi, ekonomik ve bireysel çıkarlar uğruna tebaa anlayışıyla biçimlendirdiğine değindi. 2013 bütçesinin Türkiye’nin temel sorunlarına çözüm olmaktan oldukça uzak olduğunu dile getiren Aksoy, Kürt illerine uygulanan çifte standart uygulamalardan söz ederek, “Türkiye’deki adaletsizlik, eşitsizlik ve antidemokratik uygulamalar sistemin derinliğinde saklıdır. İster ‘doğu ve güneydoğu’ deyin, ister ‘Kürt coğrafyası’ deyin, isterseniz başka bir isim takın -doğrusu da budur- uygulamalar hiç değişmiyor. Bölgeler arası derin adaletsizlik ise asırlık ayrıcalığın ürünüdür. Bu bölgelerde gerçek işsizlik oranı -emin olun- yüzde 50 dolaylarındadır. Yıllardır bilinçli politikalar neticesinde ekonomik alanda da geri bırakılan bölgede, otuz yıldır devam eden şiddet ve çatışmalı ortamda, yoksulluk ve işsizlik her geçen gün daha da derinleşmiştir. Bölge halkı için en büyük geçim kaynaklarının başında gelen hayvancılık ve tarım, zorla köy boşaltmaları ve yayla yasakları nedeniyle neredeyse bitme noktasına gelmiştir” dedi. Kürtlerin yaşadığı bölgelerin, sağlık alanında da en çok ihmal edilen bölgelerden biri olduğuna vurgu yapan Aksoy, hâlâ birçok il ve ilçedeki hastanelerin ihtiyacı karşılamaktan çok uzak olduğunu dile getirdi.

‘Ana Dilde Eğitim Hakkı Kürt Halkının Olmazsa Olmazıdır’

Eğitimin başat sorunun ana dil eğitimi olduğunu ifade eden Aksoy konuşmasına şöyle devam etti: “ Anadilde eğitimin inkârı, insan haklarının, hukukun ve beşeriyetin inkârıdır. Çünkü bilimsel bir gerçek olarak bireyin ana dili, onun 12 yaşına kadar dünyayı algılayabileceği ve tanıyabileceği yegâne düşünsel aracıdır. Bu yüzden, Kürt halkının ana dilde eğitim hakkı meşrudur ve en temel insan haklarından birisidir. Ana dil özgürlüğü, istikrarlı bir ülke yönetiminin, toplumsal barışın, onurlu yaşamın ve modern hukukun temel güvencelerindendir. Bakınız, Türkiye'nin tüm cezaevlerinde yüzlerce tutuklu ve hükümlü, ana dilde eğitim, ana dilde savunma hakkı ve Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için altmış sekiz gün bedenlerini ölüme yatırdılar. Açlık grevi sona erdi, kuşkusuz çok onurlu ve saygın bir direniş sergilediler ancak bu gerçek vardır ki talepleri hâlâ ortadadır ve karşılanmamıştır. Onların talepleri bizim de talebimizdir, bir bütün olarak Kürt halkının talebidir. Bu talepleri biz de bir kez daha yineliyoruz. Ana dilde eğitim hakkı Kürt halkının olmazsa olmazıdır. Bu, uluslararası hukuk tarafından da güvence altına alınan doğal ve insani bir haktır. Bu, aynı zamanda Allah tarafından insanlara verilen bir haktır ve bir zenginliktir. Yasaklanması, hukuka, insanlığa aykırı olduğu kadar, İslam dinine göre de günahtır”

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki “tecrit”in hâlâ devam ettiğine dikkat çeken Aksoy, beş yüz dokuzuncu günündür Öcalan’ın avukatları ile görüşmesine izin verilmediğini söyleyerek, “Üstelik, bir devlet düşünün ki kendi hukukunu kendisi çiğniyor. Yasalarında yer alan hükmü bir şahıs hakkında uygulamıyor, kişiye göre hukuk sistemi icra ediyor” diye belirti.

‘AKP, Kürt Halkının Acısını Yaşamasına Bile Tahammül Etmiyor’

Bir diğer önemli konunun da AKP Hükümeti’nin cenazelere olan tahammülsüzlüğü olduğuna işaret eden Aksoy, konuşmasını şu sözler ile tamamladı:” Ülkede otuz yıldır devam eden bir savaş var ve bu savaşta on binlerce insan yaşamını yitirmiş, sayı vermek istemiyorum doğrusu. Kim olursa olsun, yaşanan bütün ölümlerden acı duymak, ızdırap duymak gerekir. Bunu böyle hissetmeyen insanlığından şüphe etmelidir. Bir gerçek var ki, o da hâlâ genç bedenlerin toprağa düştüğüdür. Ancak, böylesi bir acı durumda bile AKP, Kürt halkının acısını yaşamasına bile tahammül etmiyor. Gözü yaşlı anne ve babaların evlatlarına olan son sorumluluğunu yerine getirmesine izin vermiyor. Cenaze törenlerine, gaz bombalarıyla, panzerlerle, tazyikli suyla müdahale ediliyor. Hatta, mezar yerlerini bile seçmelerine izin verilmiyor. Daha da acısı ve insanlık dışı olanı ise, gerilla cenazelerine yapılan işkence ve hakaretlerdir”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder