Adam fakir bir aileyi bulup çamaşır makinesi veriyor. Veriyor vermesine de gidip bu büyük merasim için medyayı çağırıyor (Ağrı merkez medyası: ödlek, satılık, salak, kültürsüz, korkak). Sonra fakir aileyi tüm Ağrı'da afişe ediyor. Yoksulluklarını gözlerine sokuyor. Ve bu adam Allah katında iyilik ettiğini sanıp verdiğini makinayı -halktan çalıp da verdiğini- sadaka hükmünde düşünüyor. Gerçek müminlerin sadaka verirken (çoğu kez kapılarına gizlice bırakılırdı) karanlığın çökmesini beklerden Hasan Başkan -Allah tez zamanda başımızdan eksik etsin!- sadaka verirken medyayı çağırıyor.
Ağrının tarafsız diye geçinen ama paraya tapan onursuz ve şerefsiz medyası bu haberi Hasan Axalarına yalakalık etmek için haber yapıyorlar. Bu rezaleti haber yapan medya Eskişehir'de yedinci kez saldırıya uğrayan Ağrılı aileyi görmezden geliyor. Halbuki kamuyu bilinçlendirerek bunu ulusal medyaya taşımaları ve tepki göstermeleri gerekiyordu. Peki Ağrılı derneklere ne diyeceksiniz? Dernekçiliği de ele ayağa düşürdünüz ya, size helal olsun! Bu ailenin başına bir şey gelirse sorumlusu biraz Ağrılı gazeteciler biraz da Ağrılı dernekler olacak!
Dediklerin göre bu yardımı yaptığı aileye oyunu kendisine versin diye yemin de ettirmiş. Keşke halkımız fakir olmasaydı Hasan. Allah tüm yediklerini boğazından getirsin. Senin değerli Ağrı halkını yönetecek ne kabiliyetin, ne onurun ne de aklın var. Seni şehir içinde gördüğümde tiksiniyorum. Bir yönetici bu kadar mı alçalır!!
Kösedağ (Kosedax) sayfası
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder