30 Mayıs 2013 Perşembe

Devletin bitiremediği Cedide Ana

Agirî’nin Patnos ilçesine bağlı Gençali köyünde yaşayan Cedide Serhat’ın 7 çocuğu Kürtlerin mücadelesinde yer aldı.

En büyük oğlu Metin’in PKK saflarına katılması ile birlikte yaşamı değişen Serhat, çocuklarının hayatını anlatırken duygu dolu anlar yaşadı. Serhat, çocukları ile gurur duyduğunu söyledi. PKK saflarına katılan oğlu Metin’in ardından Kürt özgürlük mücadelesi içerisinde yer aldıklarını ifade eden Serhat, bir oğlunun dağda yaşamını yitirdiğini, bir oğlu ve bir kızının halen dağda olduğunu, 4 oğlunun ise cezaevinde olduğunu söyledi. Başlatılan çözüm sürecinin Türkiye’de yaşanan çatışmalı sürecin bitirilmesine dönük büyük bir fırsat olduğuna dikkat çeken Serhat, “Bir anne olarak yaşadığım acıları unutmam mümkün değil, ancak artık akan kanın durması için tüm siyasetçilere sesleniyorum. Bu savaşı bitirin ve artık anaları ağlatmayın diyorum” dedi.


Birine müebbet diğerine 15 yıl2003 yılında HPG’ye katılan oğlu Metin’in toplum içinde çok sevildiğini dile getiren anne Cedide Serhat, oğlunun İzmir’de okurken öğretmenleri ve öğrenciler tarafından sürekli hakaretlere maruz kaldığı için okulu terk ettiğini ifade etti. Oğlunun bir süre kendi dükkanında çalıştığını belirten Serhat, “Bir gün telefonda gurbete çalışmaya gideceğini söyledi. Aradan uzun zaman geçtikten sonra PKK’ye katıldığını öğrendik” dedi. Oğlu Metin’in 2005 yılında Tendürek Dağı’nda çıkan bir çatışmada arkadaşlarını kaybettiğini ifade eden Serhat, “Diğer oğlum Burhan’ı arayıp arkadaşlarını kaybettiğini söylemiş ve yardım istemiş. Burhan gecenin bir yarısı kalkıp Bêgir’a (Muradiye) gitti. Onu alıp Patnos’a getirmek istedi, ancak Erdîş’te önlerini kesip gözaltına aldılar. Metin müebbet, Burhan ise 15 yıl ceza aldı. Metin’in başlattığı mücadele diğer kardeşleri için örnek oldu” dedi.

Erhan’ın hayatı siyasetle geçti

Çocukları Metin ve Burhan’ın tutuklanmasının ardından bir diğer oğlu Erhan’ın da parti gençliği içinde yer aldığını ifade eden Anne Serhat, Erhan’ın hayvan hakları için mücadele eden biri olduğunu dile getirdi. Kendisini siyasi çalışmalardan uzak tutma çabasına rağmen, bir gün karar verip PKK’ye katıldığını duymuş. Serhat; “2012 yılında Mûş kırsalında çıkan bir çatışmada şehit düştü” dedi.

Yaşını büyütüp ceza verdiler

Erhan’ın yaşamını yitirmesi ardından sürekli devletten baskı gördüklerini aktaran Serhat, “Oğlum Sinan’ı mahkemeye götürdüler. Günlerce işkence ettiler. Üç yıl cezaevinde kaldı. İstanbul’a götürüp yaşını büyüttüler, 7 yıl ceza verdiler. Hapisten çıktıktan sonra Amed’e gitti, orada da tutuklandı. Şimdi halen cezaevinde” diye konuştu. Sinan’ın cezaevine girmesinin ardından 15 yaşındaki Cihat’ın da polis baskısına daha fazla dayanamadığı için dağa çıktığını aktardı. Kızı Ayşe’nin de yaklaşık 7 aydır ortadan kaybolduğunu dile getiren Serhat, oğlu Nuri’nin de Patnos’ta siyasetle uğraştığını, Demokratik Çözüm çadırına gidip geldiği için tutuklanarak cezaevine gönderildiğini söyledi.

‘Bu zulüm son bulsun’

Yıllardır çok acılar yaşadıklarını dile getiren Cedide Serhat, “Bu kan artık dursun. Bizi kandırmasınlar. Kürtler artık eskisi gibi değil. Artık çocuklarımızı istiyoruz. Devlet bir yandan da karakolları yapmaya devam ediyor. Barış böyle olmaz. Eğer bir barış olacaksa Türk devleti dağlardan çekilmelidir. Bu zulüm ve haksızlık karşısında duracağız. Ben çocuklarımı yitirdim, ama artık hiçbir annenin ciğeri yanmasın. Ben buradan tüm siyasetçi ve asker annelerine sesleniyorum. Biz hepimiz kardeşiz. Eğer bu sürecin ilerlemesini istiyorsak, birlik olmalıyız” diye konuştu.

VEYSEL ŞİMŞEK / DİHA/AGIRÎ

YENİ ÖZGÜR POLİTİKA GAZETESİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder