18 Nisan 2011 Pazartesi
14 Nisan 2011 Perşembe
Meya - der Ağrı
KENDİ DİLİMİZDE EĞİTİM İSTİYORUZ... MEYA-DER AĞRI ŞUBESİ
EM PERWERDEHİYA BI ZIMANÊ XWE DIXWAZIN....
MEYA-DER ŞAXÊ AGIRÎ
Resim: Doğubayazıt demokratik çözüm çadırından.
Agirî Newroz / 2011
Serhêde di Newrozê de got; ‘Navnîşana çareseriyê Ocalan e’
Li Agiriyê bi hezaran kes ji bo pîrozbahiya Newrozê li Eskî Saman Pazarî hatin cem hev û agirê Newrozê pêxistin. Gelek kesên li ber avahiya BDP'ê kom bûne jî bi sloganan ber b...i qada Newrozê ve meşiyan û flamayên kesk, sor û zer gihiştin qadê. Welatiyên tevli meşê bûne qurnefîl belavî esnafên derdorê kirin. Girseya ku piştî lêgerîne kete qadê, bê navber sloganên "Bijî Newroz" "Bijî Serok Apo" berz kir. Li qade her wiha pankartên "Ji bo jiyaneke azad an azadi an azadî" û "Bijî Newroz", hatin daliqandin. Parlanemterê BDP'ê yê Wanê Ozdal Uçer, li vir axaftinek kir û da zanîn ku Agirî ji bo kurdan cihekî gelek girîng e. Uçerd di axaftina xwe de got ku dawiya kesên li ser kurdan zulmê dimeşînin dê bibe wekî dawiya Sedam.
Bernameyê bi konsera Koma Jinên Azad û Xanemîr dewam kir.
Li Agiriyê bi hezaran kes ji bo pîrozbahiya Newrozê li Eskî Saman Pazarî hatin cem hev û agirê Newrozê pêxistin. Gelek kesên li ber avahiya BDP'ê kom bûne jî bi sloganan ber b...i qada Newrozê ve meşiyan û flamayên kesk, sor û zer gihiştin qadê. Welatiyên tevli meşê bûne qurnefîl belavî esnafên derdorê kirin. Girseya ku piştî lêgerîne kete qadê, bê navber sloganên "Bijî Newroz" "Bijî Serok Apo" berz kir. Li qade her wiha pankartên "Ji bo jiyaneke azad an azadi an azadî" û "Bijî Newroz", hatin daliqandin. Parlanemterê BDP'ê yê Wanê Ozdal Uçer, li vir axaftinek kir û da zanîn ku Agirî ji bo kurdan cihekî gelek girîng e. Uçerd di axaftina xwe de got ku dawiya kesên li ser kurdan zulmê dimeşînin dê bibe wekî dawiya Sedam.
Bernameyê bi konsera Koma Jinên Azad û Xanemîr dewam kir.
Ağrıdan ...
Cedo kadar olamayanlarda var, o bile DİLİMİ İSTİYORUM derken,
bu onurlu duruşu gösteremeyen o kadar insan varki,
Bazen o tür insanları görüyorum...
Çoğu birbirine benziyor göbekli ve ince bıyıklılar,
Göbekleri halkını satarak büyütmüşler,
İnce bıyıkda onların kamuflajı,
kimse onların haramzade olduğunu anlamasın diye, dindar görünmeye çalışıyorlar, ama unuttukları bişey var haramzade oldukları suratlarından belli oluyor.
yer Ağrı
tarih: 2 Nisan 2011
22 Ocak 2011 - Ağrı Merkez
bir bayanın üzerini arayan erkek polisin uyguladığı şiddet gözden kaçmadı
ONLARIN SİLAHLARI, GAZ BOMBALARI, KALKANLARI VARDI
BİZİM İSE SADECE YÜREĞİMİZ VARDI...
YORUMU SİZE BIRAKIYORUM.
22 OCAK 2011 - AĞRI MERKEZ
ONLARIN SİLAHLARI, GAZ BOMBALARI, KALKANLARI VARDI
BİZİM İSE SADECE YÜREĞİMİZ VARDI...
YORUMU SİZE BIRAKIYORUM.
22 OCAK 2011 - AĞRI MERKEZ
AGIRÎ
ŞARBILAX’TIM ŞORBULAK YAPTILAR
QEREKILÎS’TIM KARAKİLİSE YAPTILAR
QEREKS’TİM KARAKÖSE YAPTILAR
VADNAZORU KABUL ETMEDİLER
MASİS OLMAZ DEDİLER
HEP YASALARLA DEĞİŞTİRDİLER ADIMI
AMA BEN HEP ARARATTIM
HEP AGIRÎ’YİM.
BUNA NE YASA YETTİ NEDE ZORBALIK
ÇÜNKÜ BU İSİMLERLE TARİH YAZDIM
UNUTULMAM İMKANSIZ,
YÜREKLERDEYİM BEN,
ÇOCUKLARIMIN BANA VEFA BORCU VAR,
ATALARI BENİM TOPRAĞIMDA KATLEDİLDİ,
BENİM TOPRAĞIMA KANLARI DÖKÜLDÜ,
TOPRAĞIMDA ONLARI KORUDUM,
ÇOCUKLARIM
KİMSENİN İSMİMİ DEĞİŞTİRMESİNE İZİN VERMEZLER ARTIK
8 ocak 2011
Gurzo Agirî
Yaşar Kemal : Ağrı Kırımı
Yaşar Kemal, Ağrı kırımının bir sahnesini, Deniz Küstü romanının 8. baskısının 88. sayfasında şöyle anlatıyor:
"... Ağrı Dağında diyordu. Selim Balıkçı. Ben bu yarayı Ağrı
Dağında aldım. Ağrı Dağında Kürtler isyan çıkarmışlardı. Ben o
zaman Erzurum'da askerdim.
Başını kaldırdı, bana baktı.
Sen Ağrı Dağını gördün mü? diye sordu.
Gördüm, dedim. Tepesine kadar da çıktım.
Bana, inanmaz inanmaz baktı.
Tam tepesine kadar mı?
Tam tepesine kadar değil... Ağrı Dağının tepesine varınca
önce bir düzlük görürsün.
Eeeee?
O düzlüğün üstünde de, üç tane başka küçük tepecik vardır.
Asıl Ağrı Dağının en yüksek yeri, söylediklerine göre bu üç
tepecikten biridir, işte ben o düzlüğe vardım da, o en yüksek tepeye çıkamadım. O en yüksek tepenin de yüksekliği altmış metre kadarmış.
Nasıl ölçüyorlar dağlann yüksekliğini?
Bir alet var, gördüm, dedim. Demek sen Ağrı Dağında...
Kürtlerle çarpıştın. Kürder yaman adamlar, çok atıcı...
Karşılıklı çarpışırken, ben asker kasketimi bir değneğe takıp çıkarıyordum.
Çıkar çıkmaz kasketim en az beş kurşunu birden
yiyordu.
Bizim bir komutanımız vardı, adı Salih Paşa (Salih Omurtak)... Meymenetsiz bir adamdı ya, Atatürk onu severmiş. Beni yanına çağınyordu, hele bir bitsin Selim diyordu, hele bir bitsin, emekli olacağım, geleceğim senin Menekşe'den bir tarla alacağım. Şapkasını yana yıkıyordu. Cemal Gürsel gibi kabadayı paşalar hep
böyle şapkalarını yan yıkarlar. Belki de Çekmece'de bir tarla alırım.
At yetiştireceğim, domates dikeceğim. Seninle balığa çıkacağım. Ta Büyükada'ya kadar kürek çekerek gideceğiz, diyordu.
Sen denizden korkarsın paşam, diye takılıyordum. Ne, diyordu
gülerek, korkmak diyordu. Ama paşanın denizden ödünün koptuğu belliydi.
Bir Kürt bir askeri öldürürse, bu paşa var ya kuduruyordu.
Ölen her askere karşılık bir Kürt köyü yakıyor, ne kadar erkek
varsa köyde kurşundan geçirtiyordu. Hiç aklı almıyordu, bu dil
bilmez köylünün Atatürkümüze başkaldırmalarını. Deli divane
oluyor, elinize geçen her Kürdü kurşundan geçirin, bir tanesini
sağ bırakmayın bu yılanların, diye bağırıyordu.
Asker onun dediğini dinleseydi, şimdiye Türkiye'de bir Kürt kalmazdı. Biz askerler ne yapıyorduk, yakaladığımız Kürtleri serbest bırakıyorduk;
din kardeşi değil miydik? Paşa böyle yapdğımızı bir duysa,
alimallah tüm orduyu Kürtler gibi kurşundan geçirirdi.
Bazı askerler zengin oldular, bir altına bir can bağışlayarak.
Kürtlerde çok para, çok altın vardı. Ben bir kuruş almadım bıraktığım Kürtlerden. İnsanlık için... Bizim memlekette can karşdığı
para alınmaz. Ben hiç para almadım. Her askerin çantasında kağıt paralar, birçok altın gerdanlık, bilezik, akın balballar,
altın hızmalar...
Halhal dedikleri, kadınların ayak bileklerine taktıkları bir hoş
bileziklerdir. Hızma dediklerini de, burunlarına takarlar.
Bir bahar, Ağrı Dağını, eteklerini bir bir dolaşarak yaktık,
yıktık, yangın yerine çevirdik. Öldürmedik, sürmedik adam
koymadık. Kürderin kökünü kestik...
Salih Paşa, o gün çarpışma bitip akşam olunca, bize yardım
eden Kürt beylerini de çadırına çağırır, sabaha kadar içer, Kürt
beylerini de oynatır, kendi de, o gün öldürülen Kürtlerin şerefine kadeh kaldırır, göbek atardı.
Bir sabahdı. Salih Paşa beni çok içirmişti. (...) Gözümü açtım
ki, ne göreyim; bir karyolada, sakız gibi bir yataktayım."
Üçüncü Ağrı isyanı bilançosu
3 ÜNCÜ AĞRI İSYANINDA 500 SAVAŞÇI VE 100 SİVİL ÖLDÜRÜLDÜ.
3 ÜNCÜ İSYAN SONUŞLANDIKTAN SONRA 2000 KİŞİ HAPSE ATILDI BUNLARDAN 700 KİŞİ ADANAYA SEVK EDİLDİ...
3 ÜNCÜ İSYAN SONUŞLANDIKTAN SONRA 2000 KİŞİ HAPSE ATILDI BUNLARDAN 700 KİŞİ ADANAYA SEVK EDİLDİ...
Gulnaz Xanım!
Gulnaz Xanım!
Oğlunun kesik başına elini uzattı, gözlerini okşadı ve yüksek sesle:"Bu benim tosunumdur, buna ben bugün için süt verdim. Eğer Kürdistan davası uğruna bu suretle ölümünü görmeseydim, sütümü kendisine haram ederdim" dedi.
Bu sözleri söyleyen bir Kürt kadını/anası idi. Adı Gulnaz. Kendisi 1927 Ağrı ayaklanmasına katılır. Tabi o tek orada değildi, ailesinden kardeşi İzzet Bey'de vardı. Ayaklanmadan sonra tutuklanarak Muş Cezaevi'ne konulur. O cezaevindeyken kardeşi İzzet Bey ve oğlu Sıddık Bey bir çatışmada öldürülüp, başları kesilerek Muş’a gönderilir. Fakat teşhis edilmek
istenen kafalardan hangisinin Sıddık, hangisinin İzzet Bey'e ait olduğunu kimse bilmiyordu. Bunun için cezaevinde olan Gulnaz Hanım çağrılır. Nuri Dersimi, Gulnaz Hanım'ın kesik baslarla karşılaşmasını
şöyle anlatır: "İlk önce İzzet Bey'in kesik başı önünde eğildi ve kardeşinin kahramanlıklarını yüksek bir sesle saydı. Ondan sonra oğlu Sıddık Bey'in kesik başına elini uzattı, gözlerini okşadı ve yüksek sesle, 'Bu benim tosunumdur, buna ben bugün için süt verdim. Eğer Kürdistan davası uğruna bu suretle ölümünü görmeseydim, sütümü kendisine haram ederdim' dedi..."
(not: Fotodaki yüzlerden herhangi biri değildir Gulnaz Xanım. Kendisinin herhangi bir fotosu elimizde bulunmadığından, rastgele bir kürt kadın fotosu seçilmiştir)
Oğlunun kesik başına elini uzattı, gözlerini okşadı ve yüksek sesle:"Bu benim tosunumdur, buna ben bugün için süt verdim. Eğer Kürdistan davası uğruna bu suretle ölümünü görmeseydim, sütümü kendisine haram ederdim" dedi.
Bu sözleri söyleyen bir Kürt kadını/anası idi. Adı Gulnaz. Kendisi 1927 Ağrı ayaklanmasına katılır. Tabi o tek orada değildi, ailesinden kardeşi İzzet Bey'de vardı. Ayaklanmadan sonra tutuklanarak Muş Cezaevi'ne konulur. O cezaevindeyken kardeşi İzzet Bey ve oğlu Sıddık Bey bir çatışmada öldürülüp, başları kesilerek Muş’a gönderilir. Fakat teşhis edilmek
istenen kafalardan hangisinin Sıddık, hangisinin İzzet Bey'e ait olduğunu kimse bilmiyordu. Bunun için cezaevinde olan Gulnaz Hanım çağrılır. Nuri Dersimi, Gulnaz Hanım'ın kesik baslarla karşılaşmasını
şöyle anlatır: "İlk önce İzzet Bey'in kesik başı önünde eğildi ve kardeşinin kahramanlıklarını yüksek bir sesle saydı. Ondan sonra oğlu Sıddık Bey'in kesik başına elini uzattı, gözlerini okşadı ve yüksek sesle, 'Bu benim tosunumdur, buna ben bugün için süt verdim. Eğer Kürdistan davası uğruna bu suretle ölümünü görmeseydim, sütümü kendisine haram ederdim' dedi..."
(not: Fotodaki yüzlerden herhangi biri değildir Gulnaz Xanım. Kendisinin herhangi bir fotosu elimizde bulunmadığından, rastgele bir kürt kadın fotosu seçilmiştir)
Hindistan'ın İlk cumhurbaşkanı Nehru'nun Ağrı isyanına bakışı :
Hindistan'ın İlk cumhurbaşkanı Nehru'nun Ağrı isyanına bakışı :
400 yıllık İngiliz sömürgeciliğine karşı çıkan, Hindistan'ın önderlerinden Nehru, Dünya Tarihinden Görüşler adlı yapıtında şöyle yazıyor:"M. Kemal Paşa (atatürk) teşkil ettiği hususi istiklal
400 yıllık İngiliz sömürgeciliğine karşı çıkan, Hindistan'ın önderlerinden Nehru, Dünya Tarihinden Görüşler adlı yapıtında şöyle yazıyor:"M. Kemal Paşa (atatürk) teşkil ettiği hususi istiklal
İhsan Nuri Paşa: Anı
Savaştan önce Türk süvarilerinin kumandanı Albay Ferhat Bey, Bana (İhsan Nurî Paşa) haber göndererek 'Niçin savaşçılarımızı kırdıyorsunuz? Gelsin , ikimiz vuruşalım ! Hangimiz ölürsek savaş bitsin!' demişti.
Bende ona cevaben: 'Eğer içimizden birinin ölümü ile savaş bitecekse ben hazırım.
Fakat sen halen biz Kürtlerin Türklerle ne için savaştığımızı anlayamamışsın!
Biz Kürt Ulusunun Bağımsızlığını istiyoruz .
Eğer devletiniz bunu kabul ederse savaş bitmiş olur.
Ama yinede , eğer biri ile düello etmek gerekiyorsa, seninle değil Türk ulusunun lideri (Atataürk) ile ederim,
Çünkü ben Kürt ulusunun temsilcisiyim.
Kaldıki yinede acele etme ! nasıl olsa her zaman karşı karşıyayız.
Bir gün mutlaka savaş meydanında birbirimizi ziyaret ederiz ! demiştim....
O bilmiyorki Ben ölürsem bile Kürtler içerisinden benim gibi, hatta benden üstün binlerce insan, Kürt hakkını Türklerden alana kadar savaşmaya hazır bulunuyor.
(Ağrı dağı isyanı sayfa 51:
AĞRI'NIN FEVKALEDE KUMANDANI İHSAN NURİ PAŞA)
Bende ona cevaben: 'Eğer içimizden birinin ölümü ile savaş bitecekse ben hazırım.
Fakat sen halen biz Kürtlerin Türklerle ne için savaştığımızı anlayamamışsın!
Biz Kürt Ulusunun Bağımsızlığını istiyoruz .
Eğer devletiniz bunu kabul ederse savaş bitmiş olur.
Ama yinede , eğer biri ile düello etmek gerekiyorsa, seninle değil Türk ulusunun lideri (Atataürk) ile ederim,
Çünkü ben Kürt ulusunun temsilcisiyim.
Kaldıki yinede acele etme ! nasıl olsa her zaman karşı karşıyayız.
Bir gün mutlaka savaş meydanında birbirimizi ziyaret ederiz ! demiştim....
O bilmiyorki Ben ölürsem bile Kürtler içerisinden benim gibi, hatta benden üstün binlerce insan, Kürt hakkını Türklerden alana kadar savaşmaya hazır bulunuyor.
(Ağrı dağı isyanı sayfa 51:
AĞRI'NIN FEVKALEDE KUMANDANI İHSAN NURİ PAŞA)
13 Nisan 2011 Çarşamba
Ayhan Dağhan Katledildi - 2010
TUTAK'IN BİR KAÇ KÖYÜNÜN İSMİNİN ANLAMI
Ahmetabat= Xirbesork (kırmızı hareba anlamına gelir
Azizler = Çirrê (Dayanığlı, kavim anlamına gelir)
Azizler = Çirrê (Dayanığlı, kavim anlamına gelir)
Agirî
Agirî
tû buyî dengê Serhad
Tû bûyî dengê zîlan
Tû bûyî serhildana kurda
Tû bûyî hêlîna gerîlla,
Agirî..
Tû bûyî dengê mem û zîn
Tû bûyî dengê xecê û sîyabend
Hezkirina te mirina mine
Ji bote ez birîndarim
Agirî..
Tû dilê kurdîstanî tû evîna kurdanî
Tû welatêminî tû dîroka minî.
Bê te nabe azadî bê te nabe asitî
Bê te nabe kurdistan..!
Gurzo Agirî
Bari Mezarlarımıza Saygısızlık Yapmayın
Ağrı merkez Fatih mahallesi mezarlığındaki 5 Gerillanın mezar taşlarını söküp götürmüşler,
Bu devlet öyle bir devletki ne Kürdün dirisine nede ölüsüne saygı duyuyor,
sonrada biz kardeşiz derler, ben sizinle kardeşleği kabul etmiyorum artık,
bizim tüm değerlerimize saydırıyorsunuz,
mezarları tahrip etmeyi hangi din kabul eder ?
hangi kitap yazar ?
mezarın size ne zararı vardı ?
22 Temmuz 2010
Bu devlet öyle bir devletki ne Kürdün dirisine nede ölüsüne saygı duyuyor,
sonrada biz kardeşiz derler, ben sizinle kardeşleği kabul etmiyorum artık,
bizim tüm değerlerimize saydırıyorsunuz,
mezarları tahrip etmeyi hangi din kabul eder ?
hangi kitap yazar ?
mezarın size ne zararı vardı ?
22 Temmuz 2010
30 Yıldır Yorgan Dikiyor...
Ağrı'nın Teyyare ( Kazım Karabekir) Mahallesi'nde 30 yıldır yün yorgan yapan Hanımzer Çirik, bu meslek sayesinde hayatını sürdürmeye devam ediyor.
Ağrı'da yıllardır süren yün yorgan geleneği bozulmadan devam ediyor. Özellikle yeni evlenen çiftlerin çeyiz tercihi olan yün yorganlar kış aylarında eksi 45 dereceyi bulan soğuklarda vatandaşlara güzel bir sıcaklık yaşatıyor.
Yaz aylarında yün yorgan siparişlerinde büyük artış olduğunu belirten Hanımzer Çirik, günde 4 yün yorgan bitirdiğini söyledi. Büyük yorganı 25 TL, küçük yorganları ise 20 TL'ye yaptığını vurgulayan Çirik "30 yıldır yorgan dikerek geçimimi yapıyorum. Bu meslek sayesinde 3 çocuğumun düğününü yaptım. Evimi aldım. Memleketimizin soğuk olması bu mesleğin yaşamasını sağlıyor. Soğuk kış geceleri yün yorganlar sayesinde fazla hissedilmiyor" dedi.
http://www.yuksekovahaber.com/haber/30-y ildir-yorgan-dikiyor-33554.htm
Ağrı'da yıllardır süren yün yorgan geleneği bozulmadan devam ediyor. Özellikle yeni evlenen çiftlerin çeyiz tercihi olan yün yorganlar kış aylarında eksi 45 dereceyi bulan soğuklarda vatandaşlara güzel bir sıcaklık yaşatıyor.
Yaz aylarında yün yorgan siparişlerinde büyük artış olduğunu belirten Hanımzer Çirik, günde 4 yün yorgan bitirdiğini söyledi. Büyük yorganı 25 TL, küçük yorganları ise 20 TL'ye yaptığını vurgulayan Çirik "30 yıldır yorgan dikerek geçimimi yapıyorum. Bu meslek sayesinde 3 çocuğumun düğününü yaptım. Evimi aldım. Memleketimizin soğuk olması bu mesleğin yaşamasını sağlıyor. Soğuk kış geceleri yün yorganlar sayesinde fazla hissedilmiyor" dedi.
http://www.yuksekovahaber.com/haber/30-y
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)