21 Şubat 2018 Çarşamba
Evliya Çelebi Seyahatnamelerinde Ağrı
Ziyaeddin Kalesi'nin özellikleri Azerbaycan şahı Ziyaeddin yapısı ve Azerbaycan toprağında yalçın kaya üzere dörtgen şekilden uzunlamasına bir dayanıklı ve sağlam kaledir. Erzurum toprağında (---) sancağı hudududur. Dizdan ve neferatları vardır. (---) tarihinde Van fethedildiğinde halkı itaat edip anahtarlarını padişaha teslim ettiklerinden
alkı bütun örfî (yerel) vergilerden muaf oldular. Naipliktir, kumandanı ve kethüdayeri yoktur. Bir camii ve altı yüz kadar toprak örtülü tek katlı evleri vardır. Bir ham, bir hamarnı ve kırk elli kadar dükkanı vardır. Taşlık ve Kürd diyarı yer olduğundan o kadar ma'mur şehir değildir. Ama halkı gayet cesur ve yiğit Hüda eri hünerli insanlardır.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 1, Sayfa 256, 257)
Şoşik Kalesi'nin özellikleri
Kürt dilinde Şuşik, kalesi olduğu yüksek dağın ismidir. Lakin Sultan Hasan oğlu Ziyaeddin yapısıdır. Gökyüzüne doğru baş çekmiş bir yalçın kayanın en yüksek zirvesinde dörtgen şekilli bir küçük kaledir. Ama ani ölüm yeridir.
Denizler gibi kalabalık asker ile hisarın altından bir top atımı mesafesi uzak yerde İslam ordusu kuruldu. Hemen o saat kale kuşatılıp yukarıda ve aşağıda olan pusu yerlerinden Müslüman gaziler metrise girip tüfenkleşmeye başlandığında hemen kaleden bir yaylım top, bir yaylım tüfenk atıp 70 adam bir anda şehitlik şerbetini içip cennette karar ettiler. Hemen kumandan Seydî Ahmed Paşa var kuvveti pazuya getirip nice yüz işleri olan beylerbeyilere ve diğer beylere tatlı dille ve diğer ,gazileri hediyelerle kendine bağladı.
Bizzat kendileri etek toplayıp dört pare uzun şahî topları kalenin doğu tarafında uzak tepelere koyarak siperler ardından kale içine bir yaylım top vurunca Allah'ın emriyle kale içinde Şuşik beyinin amcasının oğlu Çendedan Şüca Bey'e top güllesi isabet ederek o an öldürdü ve kale içinde bir velvele koptu. Dört taraftan Müslüman gaziler kalenin duvarlarının yıkılan yerlerinden
örümcek gibi, ip cambazları birer vecihle kaleye tırmaşmaya başladılar.
Sözün kısası bir gün bir gece büyük cenk oldu. Ertesi sabahleyin beden burçlarına aman bayrakları dikilip kale içinde olan bütün Kürtler;
"Aman, aman, ey Osmanoğlu askerlerinin seçkini" diye feryad ve figana başladılar. O an kumandan Seydi Ahmed Paşa kale altına başbölükbaşıyla Defterdarzade Mehmed Paşa efendimizin Alacaatlı Hasan Ağa'sıyla. kale kapısına varıp kaleden dışarı yedi adet namlı Kürt beyleri rehin çıkıp;
"Bu gece beyimiz Mustafa Bey kaleden hile ipi ile inip İran'a kaçtı" dediler. Hemen kumandan Seydi Ahmed Paşa bu yalan söze güvenmeyip;
"Tez beyinizi bulun, yohsa sizin yedinizi dahi kelle paça edip Erzurum veziri Mehmed Paşa hal& Hınıs Kalesi'ndedir, ona gönderirim" diye bu yedi adamı bağlayıp kale içine habersiz 700 adam koyup Şuşik beyinin sarayında bütün malına mülküne el koydu.
Bütün Kürt eşkıyalarını dışarı sürdü. Bütün silahlarını aldı. 3.000 tüfenk, 6.000 kılıç ve diğer silahlar toplandı. ( ---) tarihinde kale feth olup efendimiz Mehmed Paşa'ya müjde ettiler.
O gün kalede gülhang-ı Muhammedî okunup kale içine iki bin tüfenkçi kondu ve büyük top ve tüfenk şenlikleri oldu. Ta İran'a kadar Şuşik beyinin ili vilayeti yağmalanıp nice kere yüz bin koyun, sığır, at ve katır ile Müslüman gaziler doyum oldular. Ama Şuşik beyinin ele girmesi için ile vilayete adamlar gitti. Bir Gökdolak tülüngü çaşıt (casus) bulup Serdar Ahmed Paşa "Cellat!" deyip ilk önce bumunu ve kulağını kesti. Amansız cellat kılıcını sıyırıp casusun kellesini yuvarlayacak sırada ayak üzere kalkıp;
"Hey demir ayak paşa! Endek halime merhamet etgilen. Bir danışığım vardır, diyem" deyince cellat aman verdi.
"Vallah ve billah Şuşik beyi kuşluk çağı (vakti) Mekü Kalesi'ne gelip Acem hanına câr düştü (sığındı). Henim kalede mahpustur" deyince Baki Paşa, Ketağaç Paşa, Deli Dilaver Paşa ve Malazcird Beyi Mehmed Bey ile toplam üç bin asker;
Mekü Kalesi'nde Şuşik beyini istemeye gittiğimiz konakları bildirir
Evvela doğu tarafına Menval Deresi kenarınca 8 saat dağ ve taş aşarak;
Tahmures Kümbeti menzili: Acem hanlarından Tahmures Han, Cağaloğlu cenginde ölünce bir türbe içine gömülmüştür. 200 haneli Ermeni evleridir. Acem'e ve Şuşikliye haraç verirler.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 1, Sayfa 257, 258, 259)
Alacalar Köyü menzili: Aras kenarında Bayezid Kalesi hükmünde 300 evli Ermeni ve Müslüman köyüdür. Burada devletli efendimiz Revan Ham elçisi Kasım Han'a, Nahşıvan Ham elçisi Takî Han'a ve Tebriz Ham elçisi Seyf Ali Han'a büyük ziyafetler edip muhabbetnameler verip her birine ikişer çıplak küheylan atlar, mercan tesbih, ok ve yaylar, nice renkli Ceneviz ve Venedik hareleri (menevişli kumaşlar) hediye edip bütün elçilere hitabe buyurdular ki;
"Osmanoğlu devletinde biz sulha aykırı iş işlerneyi reva görmeyip Şuşik Beyi Mustafa Bey'in ilini vilayetini vurup yağmalayıp kalesini başka beye bağışladık ki sizin Revan hanı karındaşımız ondan şikayet edince hakkından gelindi. imdi sizler dahi sulha aykırı iş etmeyip Mekü Kalesi'ne koyduğunuz askeri çıkarıp sulh kanunu üzere kaleyi yıkasınız. Ve olmazsa hâla tuğrakeş serdarım, denizler gibi asker ile Revan ve Nahşıvan diyarlarını yakıp yıkar, yağmalarım"
diye sertçe hitap edince üç adet elçi yerlere kapanıp,
"Başımız gözümüz üstüne" dediklerinde her birine birer Acemâne samur kürkler giydirilip Kilarcı Veli Ağa, Elçi Kasım Han ile Revan tarafına gitti.
Alacaatlı Hasan Ağa, Elçi Takî Han ile Nahşıvan'a gitti. Hakir de gümrük katibi olmamız dolayısıyla gümrüğe tüccar gelmesi için hakire mektuplar verilip [293a] Tebriz hanına bir mücevher koşurulu at, yelkendez çullu küheylân at, güzel sultanî mendiller, bir inci tesbih ve bir çift çârkab tirkeş (okluk) verip Tebriz hanı elçisi Seyf Ali Han'a hakiri teslim edip; "Evliyam size Allah emaneti olsun" diye vasiyetler edip gönlünü aldıktan sonra;
"Bu tarafta gümrüğümüze kervanlar gönderesiz" diye mektuplar ve ricanameler hakire teslim olunup bir kese harcırah ve bir kat değerli elbise, on bir hizmetçimden başka her ocaktan beşer onar adam koşup hepsi 45 nefer olup paşa efendimizle ve bütün dostlarla vedalaşıp Allah'a güvenerek Revan ve Nahşıvan tarafına yola çıktık.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 1, Sayfa 260, 261)
Baruthane menzili: Şuşik Kalesi hükmünde bir dere 'kenarında üç yüz haneli, yeşillikli ve otu bol, güherçile çıkarılır bakımlı kenttir.
Çağla Gorna menzili: Ma'mur köydür. Bütün halkı Şuşik Kürtleridir. Şuşik Kalesi sol tarafımızda sarp kayalar üzerinde belli olup "safa geldiniz" diye yedi selam topu atıp yiyecek ve içeceklerinden bolca hediyeleri yeni bey tarafından geldi. Bu mahalde Revan Ham Elçisi Kasım Han ile Niksarlı Kilarcı Veli Ağa Van tarafına gittiler.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 1, Sayfa 261, 262)
Defterdarzade Melırızed Paşa'nın asaleti, Ketenci Ömer Paşazade Baki Paşa, zamanın kahramanı Seydî Alımed Paşa, Gürcü Çalık Deli Dilâver Paşa ve Çerkez Ketağaç Paşaların gülünç hikayeleri
1056 [1646] ve elli yedi senesinin içinde bu adı geçen paşalar bir arada bulunup Kürd diyarında Şuşik Kalesi gazasında bulunup fetihlerde bulundular.
Revan derneğinde, Gürcistan ve Mikrilistan'ın yağmalanmasında nice yüzaklıkları edip nice gece baskınları yaptılar. Özellikle Gönye Kalesi'ni kurtarıp Mikrilistan'ı itaat altına aldılar. Bunlar bir araya geldiklerinde, herkesten habersiz iken ettikleri şakaları ve laübali tavırları başka insanlar görseler [334a] "bunlar delidir", diye hükmederlerdi.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 2, Sayfa 427)
Ziyaeddin Kalesi ılıcasından daha yararlı suyu vardır, Uyuza ve leke hastalığına yararlı olup nice çeşitli hastalıkları giderir.
(Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Seyahatname, Cilt 2, 2, Sayfa 447)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Rojbaş ez ji xamur ê me gundê geluta(kacmaz koyu) em ji koseyi ne gelo jı bo me cem te agahî heye
YanıtlaSilMerheba Koseyî ji eşîra Redkî ne. Ji Rewanê hatine Serhedê. Li ser facebookê rûpela Êla Redkan heye, wan ra peyamekî bişîne.
SilAğrının 864 köyü ve mezrası var.
YanıtlaSil