Zilan Katliamı’nın tanığı ve şu an da 111 yaşında olan Ali Kılıç, “Zilan Katliamı’nda 30 bin kişi öldürüldü. O günleri aradan 85 yıl geçmesine rağmen hiç unutamadım. Cenazelerimizi bile toprağa veremeden oraları terk ettik" dedi.
VAN / ANF - OKTAY CANDEMİR
Zilan Katliamı’nın tanığı ve şu an da 111 yaşında olan Ali Kılıç, “Zilan Katliamı’nda 30 bin kişi öldürüldü. O günleri aradan 85 yıl geçmesine rağmen hiç unutamadım. Cenazelerimizi bile toprağa veremeden oraları terk ettik. Katliamdan 6-7 yıl sonra geri döndüğümüzde kemikler hala yerdeydi. Kemiklerimizi küreklerle toplayarak toprağa verdik” dedi.
Şu anda 111 yaşında olan Zilan Katliamı’nın tanığı Ali Kılıç, “Çok büyük bir katliam yaşandı. Bazı küçük çocukların ölmüş annelerinin memelerinden süt emdiğini gördüm. Hayatım kabusa dönüştü” diye konuştu.
Cumhuriyet tarihinde Kürtlere karşı işlenen en büyük katliamlardan biri olan Zilan Katliamı 1930 yılında gerçekleşti. 13 Temmuz 1930 yılında Ağrı İsyanı’na karşı gerçekleştirilen bu katliamda Kürtlere karşı en ağır suçlar işlendi. Anne karnındaki bebekten en yaşlılara, tüm yöre halkı hunharca katledildi. Resmi rakamlara göre Zilan’da 15 bin kişi yaşamını yitirdi. Zilan Katliamının tanıklarından Van’da yaşayan ve yaşı çoktan 100’ü aşmış olan Ali Kılıç o günlerde yaşadıklarını ANF’ye anlattı.
‘KADIN, YAŞLI, ÇOCUK DEMEDEN HERKESİ ÖLDÜRÜYORLARDI’
Katliamın yaşandığı dönemde 26 yaşında olduğunu söyleyen Ali Kılıç, 1930 yılının Temmuz ayında 3 bin askerin yaşadıkları Boynuzlu köyüne girdiğini söyledi. Askerlerin her yeri taradıktan sonra buldukları bütün köylüleri köy meydanına topladığını ve öldürdüğünü belirten Kılıç, “Köylüler kurşuna dizildi. Biz de dağa doğru koşmaya başladık. Askeri birliği Derviş Bey isimli bir komutan yönetiyordu. Kaçakçılık yapıldığı bahanesiyle köylere girdiler. Hatta birçok köylünün de kafasını kestiler. Patnos’a gittik, orada da kıtlık vardı. Her köylünün başına 3 asker dikmişlerdi. Ekmek bile bulamıyorduk. Benim 9 akrabamı öldürdüler. Tam bir katliam yaşandı. Kadın, çocuk, yaşlı herkesi öldürüyorlardı.”
‘KEMİKLERİMİZİ KÜREKLERLE TOPLAYARAK TOPRAĞA VERDİK’
Katliam sırasında küçük bebeklerin ölmüş annelerinin memesinden beslendiklerini anlatan Kılıç, sağ kalan yaralıların da süngülerle infaz edildiğini söyledi. Kılıç şunları vurguladı: “Zilan Katliamı’nda 30 bin kişi öldürüldü. O günleri aradan 85 yıl geçmesine rağmen hiç unutamadım. Cenazelerimizi bile toprağa veremeden oraları terk ettik. Katliamdan 6-7 yıl sonra geri döndüğümüzde kemikler hala yerdeydi. Kemiklerimizi küreklerle toplayarak toprağa verdik.”
‘KÖYÜMÜZE AFGANLARI YERLEŞTİRDİLER’
Zilan Katliamı’ndan önce yaşadıkları Ulupamir köyünün yemyeşil bir yer olduğunu ve her yerden suların aktığını duygulanarak anlatan Kılıç, köye sonradan Afganların yerleştirildiğini ifade etti.
Katliamdan sağ kurtulanların ülkenin dört bir yanına dağıldığını kaydeden Kılıç, aradan 85 yıl geçmesine rağmen bugünde hala bir şeyin değişmediğini belirterek, “Yaşadığım her şeye rağmen hala kardeş olduğumuzu ve bu ülkeye barışın geleceğine inanıyorum. Çözüm sürecini başlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan da bugün Kürtleri öldürmeye başladı. Uçaklarla insanlar katlediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan beklentim yeniden çözüm sürecine geri dönmesidir. Ben Cumhuriyet tarihinde iki başbakanı çok sevdim. Bunlar Menderes ve Turgut Özal’dır. Dağdakiler, asker, polis hepsi bizim çocuklarımız. Bize bu zulüm neden yapılıyor? Kardeş kardeşi öldürmez” dedi.
‘KATLİAMLARI İSMET İNÖNÜ ORGANİZE EDİYORDU’
Ankara’da askerlik yaptığını ve Mustafa Kemal’i defalarca gördüğünü söyleyen Kılıç, Kürdistan’da yaşanan tüm katliamların İsmet İnönü tarafından organize edildiğini de sözlerine ekledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder