En çok göç veren iller sıralamasın da birinci olan Ağrı'nın, günlük ve yıllık ne kadar göç verdiğini araştırmak istedim. Yıllara göre verdiği ve aldığı göç sayısını bulduktan sonra, bazı hesaplamalar yaparak günlük ve yıllık ortalama ne kadar kişinin Ağrıyı terk ettiğini hesapladım. Sonuç olarak beni çok üzen bir tablo ile karşılaştım.
Her ne kadar göç edenler, göç etme sebeplerini maddi sıkıntılara bağlasalar da, ben şahsen birazda memleket sevdasına bağlıyorum; Şahsım ve ailem de Ağrı'da çok güzel bir hayat yaşamıyoruz ama, daha iyi doymak için, doğduğumuz yere sırt çevirmeyi hiç düşünmedik.
İzmir ile aynı yıllarda (hatta İzmir'den önce) vilayet olan Ağrı'da, hastane, doktor sıkıntısı olduğundan, hasta annemi yılda bir defa tedavi için İzmir'e hastaneye götürmek zorunda kalıyorum. Tedavi için yılda bir kez gittiğim İzmir'de, en çok bir ay kalıp, dönüyoruz. Bu bir ayda bile Ağrıyı çok özleyip, biran önce dönmek istiyorum. Bu sebepten dolayı, yukarıda göçün birazda memleket sevdası ile alakalı olduğunu belirttim.
Gerçek anlamda geçinemediği, burada maddi imkansızlıklardan dolayı artık dayanacak gücü kalmadığı için göç edenleri bir tarafa bırakıp, burada zengin olup göç edenlere çok kızıyorum.
Göçü teşvik edip insanların batı illerine gidip orada eriyip, asimile olmasını amaçlayan sistem, Ağrı gibi Kürt illerin de bilinçli olarak insanları açlık, yoksulluk ve sefaletle baş başa bırakıyor. Sadece ekonomik anlamda değil, sağlık, eğitim v.b alanlarda da geri bırakıyor ki, insanlar rahat bir hayat, kaliteli bir yaşam özlemi duysun ve batıya göç etmek, onlara cazibeli gelsin istiyor. Ve çok başarılı oluyor da.
Göç sağlandıktan sonra oralara giden insanlar, beş-on yılda eriyip, yok olup, sistemin istediği gibi vatandaşlar oluyorlar.
Ağrı'da bir aile, komple belki elli yılda Türkleştirilemez ama, İzmir, İstanbul, Bursa veya başka bir batı ilinde, en geç on yılda Türkleşip, köklerinden kopar. Bu sebepten dolayı sistem göçü çok seviyor.
Batı illerindeki imkanların sebebi olan göçü, bir tuzak olarak düşünebilirsiniz; Bu tuzak, imkanları insanlara sunup, onu pençeleri arasına alıp, asimile edip, köklerinden koparıyor.
[Büyütmek için fotoğrafa tıklayın]
Şimdi sayılara geçelim. Aşağıdaki tabloda 1975'ten, 2014 yılına kadar (2000'den 2006'ya kadar hariç), toplam 33 yılın göçü hesaplanmıştır.
Önce yıllara göre kaç kişinin göç ettiğini verelim. Daha sonrasında ortalama günlük ve yıllık kaç kişinin göç ettiğinin rakamlarını vereceğiz (İlçeler ve köyler dahildir) :
1975-1980 Giden göç: 34784 Gelen göç: 9798 Eksilen nüfus: 24986
1980-1985 Giden göç: 32667 Gelen göç: 13662 Eksilen nüfus: 19005
1985-1990 Giden göç:54474 Gelen göç: 17162 Eksilen nüfus: 37312
1995-2000 Giden göç: 50799 Gelen göç: 24586 Eksilen nüfus: 26213
2007-2008 Giden göç: 27450 Gelen göç: 12195 Eksilen nüfus: 15255
2008-2009 Giden göç: 22613 Gelen göç: 12155 Eksilen nüfus: 10498
2009-2010 Giden göç: 22966 Gelen göç: 14950 Eksilen nüfus: 8016
2010-2011 Giden göç: 25182 Gelen göç: 15508 Eksilen nüfus: 9674
2011-2012 Giden göç: 27986 Gelen göç: 12856 Eksilen nüfus: 15128
2012-2013 Giden göç: 28477 Gelen göç: 14725 Eksilen nüfus: 13752
2013-2014 Giden göç: 30995 Gelen göç: 14480 Eksilen nüfus: 16515
Toplam eksilen: 196 515
33 yılda 12,045 gün var. 196,515'i, 12,045'e böldüğümüzde, Ağrı'dan günlük 16 (on altı buçuk) kişi göç ediyor. 196,515'i, 33'e böldüğümüzde, Ağrı'dan yıllık 5955 kişi göç ediyor.
Bu rakamlar memleketimiz, bizler ve geleceğimiz için büyük bir kayıptır.
Yukarıda Ağrı'nın en çok göç veren il olduğunu belirtmiştim. Asla bunun tesadüf olduğunu düşünmeyin; 1979 Ağrı'daki yerel seçimleri, 1926-1932 Ağrı Direnişini araştırırsanız, bunun bir tesadüf olmadığını kolaylıkla anlarsınız. Ağrı halkının tarihi, kahramanlıklar tarihidir. Hiç bir zaman hiç kimseye baş eğmemiş bir halktır Ağrı halkı. Dikkat ederseniz Kürdlük merkezi, Kürdistan'ın başkenti kabul edilen Diyarbakır'da bile, Ağrı kadar Kürtçe yaygın değil; Diyarbakır'a oranla, Ağrı'da Kürdçe, daha çok şehir-pazar dilidir. Ve bu, Ağrı halkını Türkleştirmek amacı ile, Ağrı'ya getirilen onca Azeri, Terekeme ve Karapapak'a rağmen böyledir.
Bundan dolayı göç en çok Ağrı'da teşvik ediliyor; Dikkat ederseniz Ağrı'da sadece iki adet fabrika vardı (Şeker Fabrikası ve Süt Fabrikası), bu iki fabrikada kapatıldı. Çünkü sistem, var olan iş alanlarını da yok edip, biran önce hedefine ulaşmak istiyor.
İnsanlarımız bu kirli politikalara karşı uyanık olmalı, en azından üzerlerinde oynanan bu oyunların bilincinde olmalı.
Yıllara göre daha ayrıntılı listeleri vermeden önce, göç etmeyi düşünen insanlarımızı göç etmekten vazgeçmeye, göç etmiş insanlarımızı da, tarihi kahramanlıklarla dolu memleketimize - toprağımıza geri dönmeye davet ediyorum.
Nihat Öner
rewan004@hotmail.com
Mala te ava...raste rast
YanıtlaSilAli Karaman
YanıtlaSilEleskirte ilk savasi ermeniler basladi eleskirtde kurdler hic bir zaman ermenilere katliyam veyahuta zulum yapmadilar osmanli rus. 93 savasi adi verilen hicrimi rumimi takvimina gure 1293 bulgaristandaki osmanli rus savasinda sonra doguya ekseri eleskirt yuresinde ermenistanda getirilen ermeni cetelerini yerlestirdiler gece kurd kuylerine baski yapip katliyam yapiyordular bu durumda tabo kuyunde bedir aga ûnculugunde kurddler toplanip Ganzirin Da cikan 500 kadar ermeni fedayilerle savasirlar o savasa fedayi savasi denir ilk savasi rus eliyle 1890 larda ermeniler baslatirdi ermenilerin eleskirte karakusede malazgirta surup cikarildi daha sonra musluman kurtler ve yezidi kurtlerin savasi basladi seryan basindaki 20 ye yakin kûy ezdi kurtlerindir antep dedigimiz tutak in yuzde 60 erdis muradye caldiran ezdileri erdisli bekir bege ezdi ônculugunde 1914 kadar musluman kurtlerle yani hemidiye allaylariyla ile osmanlilara karsi 3000 bin askerie savasti sonunda rus yaya sigindi.